Ozon(O3) Tarihçesi

İlk ozon jeneratörü, 1857’de Almanya’da Werner von Siemens tarafından geliştirilmiş ve yine Almanya’da 1870 yılında kanı temizlemek için C.Lender tarafından terapi olarak uygulanmıştır. 1881 yılında Dr.Kellogg’un yazdığı difteri ile ilgili kitabında,ozonun dezenfektan olarak kullanıldığını görüyoruz. Dünyada ilk ozon ile şebeke sularının mikroptan arındırılma tesisini Hollandalılar 1893 yılında Ousbaden’de kurarak dünyada bir ilke imza atmışlardır.Ve günümüzde ozon ile şehir suyu arındırma tesisleri dünya çapında3000’nin üzerinde belediye tarafından kullanılmaktadır. 1885 yılında ABD. Florida Tabipler Birliği doktorlarından Dr.Charles J.Kenworth, ’Ozone’ adlı kitabında ozonun tıbbi amaçlı terapilerde uygulanması hakkında geniş bir çalışmasını yayımladı.

Dünyaca ünlü elektrik dahisi Nikola Tesla, 1885 yılını Eylül ayında patentini aldığı dünyanın ilk ozon jeneratörünü piyasaya sürdü ve 1900 yılında da Tesla Ozone Company adı altındaki şirketini kurdu. Bugün, bizlerin 100 yıl sonra aynı uygulamaya başladığımız ozon terapisinde kullanılan aletler aslında Tesla’nın 1920’lerde çizdiği tıbbi amaçlı jeneratörün şemasından alınmıştır. Tesla’nın 75 yıl önce kullandığı ve bakterilere karşı zeytinyağını bile ozonladığı kayıtlardadır. Günümüzde terapi ve tedavi amaçlı yan etkisiz kullanabileceğimiz ozon ilk kez 1898 yılında Berlin’de Thauerkauf ve Luth tarafından iğne ile hayvanlara verilerek tıp dünyasına gerçekçi bir şekilde adım atmıştır. Alman asıllı Amerikalı Dr. Benedict Lust ise yazdığı doğal tedavi kitaplarında ozon ile ilgili çalışmalarına yer vermiştir.

1902 yılında J.H.Clark’ın yazdığı ‘Dictionary of Practical Materia Medica’ da ozonlu suyun; anemi, kanser, diabet, soğuk algınlığı, morfin zehirlenmesi, gangren yaraları, stiriknin zehirlenmeleri ve boğmaca tedavilerinde olumlu sonuç verdiğini açıklamıştır. 1911 yılında Loyola Üniversitesi öğretim üyelerinden Dr.Eberhart ozonu tüberküloz, anemi, boğmaca, astım, bronşit, yüksek ateş, uykusuzluk, pneumonia, diabet, gut ve sifilis hastalıklarında kullandı. 1913’de bazı Alman tıp birlikleriyle Dr.Blass Oksijen Terapi Birliğini kurdu. 1.ci Dünya Savaşı’nda cephe doktorları yaralıların tedavisinde ve gangrende kullandılar.

1915 yılında Dr. Albert Wolf 1. Dünya Savaşında gangren ve ateşli silah yaralarını ozonla tedavi etmeyi başardı.
1926 yılında Dr. Otto Warbrug kanserin vücuttaki hücrelerin oksijen alımının yetersizliğinde geliştiğini kanıtladı. Bu konudaki çalışmaları ile 1931 ve 1944 Yılında Nobel ödülü aldı.

1935 yılında Dr. E. Payr cerrahide, Dt. E. A. Fisch diş hekimliğinde ozonu kullandı.
1937 yılında Dr. P. Auburg cerrahide ozonu rektal uyguladı.

1957 yılında Dr. J. Hansler medikal ozon jeneratörü patenti aldı.

1958 yılında Dr. J. Hansler ve Dr. Hans Wolf derideki hastalıklarda ozonu torbalama yöntemi ile uyguladı.

1968 yılında Dr. Hans Wolf Frankfurt, Almanyada major oto hematerapi yöntemini ortaya koydu.

1975 yılında Dr. Buckley ve arkadaşları ozon tedavisinde peroksit oluşumu ile sağlanan yüksek oksijenlemenin glutatyon enzim sistemi üzerinden eritrositleri aktive ettiğini ilk kez kanıtladı. Aynı yönde diğer bilimsel çalışmalar 1979 yılında Dr. Freeman ve arkadaşları, 1977 ve 1986 yıllarında Dr. Washüttl ve arkadaşları, 2001 yılında da Dr. Lell ve arkadaşları tarafından da ortaya konuldu.
1976 yılında Dt. R. Turk diş hekimliğinde ozonlu su ile hastalarını tedavi etti.

1977 yılında Dr. Renate Viebahn ozonun vücuttaki etkilerini fizyolojik olarak açıkladı. Aynı yıl Dr. O. Ratikansky cerrahide ozonla başarılı sonuçlar aldı.

1979 yılında Dr. George Freibott ilk kez AİDS hastalarında ozon terapi uyguladı.

1981 yılında Dr. H. Werkmeister düşük ozon dozlarının yara iyileştirmesini sağladığını gösterdi.

1981 yılında Dr. Ziad Fahmy intraartiküler (eklem içi) ozon tedavisiyle hastalarını tedavi etti.

1987 yılında Dr. H. G. Knoch cerrahi kolit hastalarını rektal uygulama ile tedavi etti.

1989 yılında Dr. E. Riva Sanseverino omurgada ozon tedavisi uyguladı.

1990 yılında Dr. Bocci ozonun immun sistemi nasıl güçlendirdiğini bilimsel olarak kanıtladı.

1991 yılında H. Kirchner diş hekimliğinde kanal tedavilerinde ozonu başarıyla uyguladı.

1998 yılında Dr. Bocci ve Dr. Leon, 1999 yılında da Dr. Peralta farmokolojik olarak ozonun serbest radikallere karşı antioksidan sistemleri nasıl aktive ettiğini bilimsel olarak gösterdiler.

1999 yılında Dr. Schulz ve arkadaşları hayvan deneylerinde önce ozon verdikleri canlıların daha sonra septik peritonit olduklarında yaşamlarını sürdürebildiklerini ayrıca tedavide gereken antibiyotiklerin düşük dozunun yeterli olduğunu bilimsel olarak kanıtladılar.

2001 yılında Dr. Lell ve arkadaşları ozon verilmiş hayvanların daha sonra sıtma etkeni ile hastalandıklarında etkenin kan hücrelerinde büyüyüp üreyemediğini gösterdi.



Enis Biçerer - DoktorTakvimi.com

Bir cevap yazın


Gelen Sorular


WhatsApp chat
WHATSAPP
RANDEVU AL